İyi hissetmek için mi yoksa gerçekten aç olduğunuz için mi yemek yiyorsunuz? Bazı insanlar stresli, gergin, mutsuz veya mutlu hissettiğinde tok olmasına rağmen, yemek yeme ihtiyacı duyar. Yemek yemek rahatlatıcıdır ve bu nedenle duygusal açlık duygusunu bastırmak bir noktaya kadar kabul edilir. Ancak bunu sıklıkla tekrarlıyor musunuz? Aniden buzdolabının önündesiniz ve oraya nasıl geldiğini bile bilmiyorsanız bu makale size duygusal açlıkla başa çıkmakla ilgili bazı ipuçları sunacak: Duygusal açlıkla nasıl başa çıkacağım.
Duygusal açlığın arkasında ne var
Acıkırız ve yemek yeriz çünkü vücudumuzun besin ve enerjiye ihtiyacı vardır. Ancak burada bitmiyor: Can sıkıntısından, stresten, öfkeden veya ödül olarak yemek yemek birçok insan için günlük yaşamın bir parçasıdır – fiziksel açlık burada bir rol oynamaz, daha çok duygusal açlığımızla ilgilidir.
Çocukken hepimiz sezgisel olarak yemek yeriz ama büyüdükçe bunu unuturuz. Beynimiz duygularla olaylar arasında bağlantı kurmayı öğrenmeye başlar. Temel olarak, bu hayati bir işlevdir. Örneğin, sevdiğiniz bir filmde kebap varsa kebap hala sizin için olumlu duyguları tetikliyor. Öte yandan, çocukken yediğiniz kebap ağzınızı yaktıysa tadını acıyla ilişkilendirirsiniz ve muhtemelen artık kebaptan hoşlanmıyorsunuzdur. Bu durumu ülkemizde kurban kesimine maruz kalmış çocuklarda görebilirsiniz: bir çoğu et yiyemez.
Yemek yeme duygusuna bu şekilde şartlanıyoruz, çünkü hala ilkel beynimize göre hareket ediyoruz. Öte yandan duygusal yeme genellikle bir kontrol kaybıdır ancak her zaman değildir. Yani iradeniz olmadığı için yemek yiyor değilsiniz, bunu yaşıyorsunuz çünkü sorun çok daha derinlerde. Örnekle, kendinizi çirkin hissediyorsunuz ve bu duygudan kaçmak için yemek yiyorsunuz, yemek yedikçe kilo alıyor ve kendinizi daha çirkin hissettiğiniz bir sarmala giriyorsunuz. Bundan kaçışın fiziksel açlık ve duygusal açlık arasındaki farklı bilmek olduğunuz söyleyen kişiler görmüşsünüzdür. Ancak eğer sekiz yaşından büyükseniz bu farkı bildiğinizden eminim. Duygusal açlıktan kaçmanın tek yolu gerçek açlığı anlamak değil, çok daha fazlasıdır.
Duygusal Açlıkla Nasıl Başa Çıkacağım
Özel bir günü veya terfiyi güzel bir akşam yemeği ile kutlarız. Kedimiz sorun çıkarmadan taşıma çantasına girdiğinde onu yaş mama ile ödüllendiririz. Çoçuklarımıza erken uyumaları karşılığında yarın dondurma ile ödüllendireceğimizi söyleriz. Yemek, türümüz için her zaman ödül ile ilişkilendirildiği için kendimizi üzgün, endişeli hissettiğimiz bazı zamanlarda da ölçüyü kaçırmak esasen normaldir. Buna rağmen bu döngüye girdiğimizde işler sarpa sarar ve duygusal açlık yemekle doldurulamaz. Yemek yemek o anda iyi hissettirebilir, ancak yemeyi tetikleyen duygular hala oradadır. Üstelik az önce tükettiğiniz gereksiz kaloriler yüzünden kendinizi genellikle eskisinden daha kötü hissedersiniz. Bu noktada duygusal yeme tetikçilerinizi tanımlamak çok önemlidir.
Stresi yönetmek
Duygusal olarak zorlandığınız veya kötü bir haber aldığımızda kan şekerinizin düştüğünü fark ettiniz mi? Kan şekeriniz düşer ve acıkırsınız işte buna neden olan şey stres. Üstelik stres kronik olduğunda -kaotik, hızlı tempolu dünyamızda sıklıkla olduğu gibi- vücudunuz yüksek seviyelerde stres hormonu olan kortizol üretir. Kortizol, size enerji ve zevk veren tuzlu, tatlı ve kızarmış yiyeceklere karşı iştahı tetikler.
Bilinçdışı davranış kalıplarını anlamak
Dikkat ve kendini gözlemleme yoluyla, hangi durumlarda duygusal açlık çektiğinizi anlayabilirsiniz. Neden şimdi yiyorsun? Gerçekten aç mısın? Nasılsın, hangi duyguları hissediyorsun? Araştırmalar ebeveynlerin davranış kalıplarının yetişkinlikte duygusal açlık arasında bir ilişki belirlemiştir. Örnekle, ebeveynle fiziksel temasın az olması, çocuğu güvensiz, endişeli bir şekilde bağlanmış ve incinmiş halde bırakır. Güvenli bağlanmanın olmadığı aile içi yapısında çocuk kendine bir güvenlik kalkanı oluşturmak ve hatta büyümek için yemek yer, bu davranış kalıbı yetişkinlik hayatında devam eder.
Çocukluk alışkanlıkları
Yemekle ilgili çocukluk alışkanlıklarınızı düşünün. Ebeveynleriniz sizi her zaman çikolata, dondurma gibi yiyeceklerle mi ödüllendirdi? Veya rol model aldığınız öğretmeniniz kadar büyümek için size yemek yemeniz mi söylendi? Çok masum gibi dursa da bu iki davranış kalıbı çocukların yemek ile ilişkisini zedeler ve yetişkinliğe taşır. Öğretmenin kadar büyük olma esasında bir karşılaştırma içeriyor, çocuk bunu alarak yetişkinliğinde yemek yemeyi karşılaştırma ile ilişkilendiriyor. Ben terfi almadım ama o aldı, demek ki o benden iyi, onun kadar iyi olmak için yemek yemeliyim demiyoruz ancak tam olarak bunu yapıyoruz.
Dikkatinizi dağıtmaya çalışın
Kendinizi duygusal yemeye neden olan bir durumda bulursanız, dikkatinizi dağıtmaya çalışın. Sohbet edin, yürüyüşe çıkın, sıcak bir banyo yapın veya sadece derin bir nefes alın. Ayrıca, sizi tetikleyecek bir süre evde rahat yiyeceklerin olmaması da yardımcı olabilir. Başlangışta açlıkla başa çıkamıyorsanız kendinizi hayal kırıklığına uğratmayın. Bunların çocukluğunuzdan bu yana yaptığınız davranış kalıpları olduğunu düşünün. Onları kırmak sabır ister.
Duygularınızı açığa çıkarmanın başka yollarını arayın
Duygularınızı yemek ile ilişkilendirmeden nasıl açığa çıkaracağınızı muhtemelen bilmiyorsunuzdur. Duygusal yemeyi durdurmak için, kendinizi duygusal olarak tatmin etmenin başka yollarını bulmalısınız. Bu yol kesinlikle diyet içermiyor.
Yalnız hissediyorsanız, birini arayın, çekinmeyin. Güzel bir anın fotografına bakın, bu her zaman iyi hissettirir. Kabul edelim, ilişkilerin materyal düzlemde olduğu modern dünyada kimse artık ‘nasılsın’ demiyor ancak siz bunu kendinize sorun. Gerçekten nasılım, az önce yaşadığım şey de neydi bu sorulara cevap arayın. Doğru bir içgörü geliştirmek için farkındalık meditasyonları işinize yarayacak, bunun için sessizliği sağlayın.
Açlığı erteleyin
Yemek yemek istediğinizde ve duygusal açlıkla nasıl başa çıkacağım dediğinizde kendinize şunu söyleyin ‘ yarım saat daha bekleyebilirim yarım saat sonra yemek yiyeceğim’ böylelikle yemek yemeği engellemiş değil, ertelemiş olacaksınız. Bu yarım saati beklerken kendinizi gözlemleyin, nasıl hissediyorsunuz? Muhtemelen rahatlamış hissedeceksiniz çünkü açlığınızı sadece ertelediniz ve yarım saat sonra onu hissetmeyeceksiniz bile.
Genel olarak, duygusal açlığı iyileştirmek, büyük ölçüde kendini yansıtma ile ilgilidir. Farkındalık, sabır ve öz saygı, sizin için anlamlı alternatifler yaratmanın temel taşlarıdır. Yine de bu süreci tek başınıza geçirmek zorunda değilsiniz. Kendinizi anlama yolunda başarısız olduğunuzu düşünüyorsanız, endişelenmeyin yalnız değilsiniz, uzmanlar bunun için var. Uzun vadede kendinizi çok daha iyi hissettireceğini göreceksiniz.