İnsanlar nasıl zayıf kalıyor

Görünüşe göre zayıf insanlar yemek hakkında geri kalanımız gibi düşünmüyor. Çeşit çeşit yemek veya tatlı ile bezeli bir masada zayıf birinin ‘sadece bir kaç kaşık’ alacağım dediğini ve tam olarak bir kaç kaşık aldığına tanık olmuşsunuzdur. Peki insanlar nasıl zayıf kalıyor? İşte zayıf insanların yemek yeme alışkanlıkları

İnsanlar nasıl zayıf kalıyor

Yemek için yaşamıyor, yaşamak için yiyorlar

Kilo vermek isteyen herkes en azından teorik olarak kilo vermenin nasıl çalıştığını bilir: Her şeyden önce, daha az kalori tüketilmelidir. Diyetteki bir kişi – veya kilo vermek isteyen – o gün ne kadar kalori alması gerektiğini hesaba koyarak günü planlar. Buna rağmen zayıf biri gibi düşünmeye başlamak öncelikle ‘kalori, diyet, yemek’ gibi tanımlamaları hayatından çıkarmak ile başlar. Onun zihninde ben bugün şu kadar kalori alacağım veya şunu yiyeceğim – veya yemeyeceğim- gibi zihinsel planlamalar bulunmuyor. Şunu dediğinizi duyar gibiyim: yemek yemek hayatlarının tam olarak neresinde?

Gerçek şu ki zayıf kişiler ‘gerçekten acıkmadan’ yemek yemezler. Pratikte gerçekten acıkma duygusal acıkmanın karşısında yer alıyor. Duygusal açlık duyduğunuzu hissediyorsanız şu makaleye göz atabilirsiniz. Gerçek bir açlık ile duygusal açlık arasındaki farklar somuttur. Örnekle son yemek saatinizin üzerinden en az dört saat geçmişse, gerçekten acıkmış olabilirsiniz. Bununla birlikte zayıf kişiler açlığın fiziksel belirtilerine aşinadır. Çok aç olmanın bazı fiziksel belirtileri: karın gurultusu, kan şekerinde dalgalanma, ellerde titremedir…Açlığın fiziksel etkilerinin geçici olduğunu bildikleri için buna tahammül edebiliyorlar, bu belirtilerin en fazla beş on dakika süreceğini kendinize hatırlatın.

20 dakika kuralını uyguluyorlar

Bu kuralı hepimiz biliyoruz: prensip olarak mide beyne yemek yemeye başladıktan yirmi dakika kadar sonra ‘ben doydum’ mesajını iletiyor. Bu kural istisnasız hepimiz için geçerli. Zayıf kişiler bu kurala aşina oldukları için yemekten doymadan kalkmak onlar için sorun değil. Çünkü aslında doyduklarını ancak beynin hemen bu mesajı almadığını biliyorlar.

Duygusal açlığı görmezden gelebiliyorlar

Beslenme uzmanları zayıf insanların duygusal yemeye karşı bağışıklığının olmadığını söylüyor. Buna rağmen zayıf insanlar duygusal açlığı kontrol altına almaya ve durdurmaya meyilli. Gerçek açlık bazı fiziksel belirtilerle gelir. Kızgın, yalnız veya yorgunsanız, duygusal ihtiyacınıza kalorisiz alternatif bir çözüm arayın. Bir arkadaşınızı arayın, yürüyüşe çıkın veya en kötü ihtimalle sosyal medyaya gömülün çünkü duygusal açlık geçecek!

Genler

“Daha iyi görüneceğim. Küçük bir beden giyebileceğim. Daha uzun yaşayacağım” 

Aslında yemek yeme alışkanlıkları pek çok şey gibi genetiktir ve aktarılır. Zayıf kişilerin beslenme alışkanlıklarının ailelerinden kopyalanmış gibi olması muhtemel! Onlar çoğunlukla tatlı için savaşmazlar ve evet uyumadan önce acıkmışlarsa prensip olarak yatağa aç girerler! Çünkü bunu kontrol edebildikleri genlere sahipler. Tufts Üniversitesinde yapılan bir araştırma kilo almaya yatkın kişilerin inhibisyon (kısıtlama) mekanizmasının düzgün çalışmadığını buldu.

Zayıf insanlar neyi farklı yapar?

Kilo vermek isteyen herkes, en azından teorik olarak kilo vermenin nasıl çalıştığını bilir: Her şeyden önce daha az kalori tüketilmelidir. Başarılı kilo kaybı aynı zamanda düzenli yemek yemeyi ve can sıkıntısından dolayı yemekten vazgeçmeyi de içerir. Zayıf insanların bunu nasıl yaptıklarını öğrendiğinizde şaşırabilirsiniz. Davranışları ne katıdır ne de uygulamaları özellikle zordur!

Sadece bir deneyin

  • Diyet kovalamaktan vazgeçin. 
  • Yasak listeniz olmasın! Kalorileri çok yüksek olduğu için yememeniz gereken yiyeceklerin bir listesini yapmayın. Tüm yiyeceklere doğru oranda izin verin
  • Yiyecekleri sorun haline getirmeyin! Çok fazla diyet yapanlar, yiyecekleri bir problem olarak algılama eğilimindedir. Yiyecekleri tekrar hoş ve doğal bir şey olarak algılamayı öğrenin.
  • Zayıf olmanın bir güzellik standardı olmadığını bunu sadece sağlığınız için yaptığınızı ve sağlıklı bir bedenin incelikten geçmediğini kabul edin.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir